Uzun süredir ülke gündemine giren ve hemen hemen toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren bir konu var. Adına ‘İmar Barışı’ denilen konu yasalaştı…

31 Ekim 2018 tarihine kadar milyonlarca kişinin imar barışı için başvuru yapması bekleniyor.

Basındaki bilgilere göre 13 milyon konutu kapsıyor…

Bu az bir rakam değil. Milyonlarca kişi belli miktarda para ödeyerek kaçak olan konutunu yasalara uygun hale getirecek…

Bu nedenledir ki ‘İmar Barışı’ yerine, ‘İmar Affı’ deniliyor.

BAŞBAKANIN AÇIKLAMASI…

Ülkemizin imar sorununun olduğunu belirten Başbakan Binali Yıldırım, bir süre önce şu açıklamayı yapmıştı: “Türkiye'nin genelinde var olan bir sorun var. Mülkiyetle, imarla, ruhsatla ilgili bir sorun, bu bütün vatandaşlarımızın kanayan yarası.

Binası var elektriği yok, binası var ruhsatı yok, binası var mülkiyeti kendisine ait değil. Bütün bunları ortadan kaldıracak ve bu yılların biriktirdiği sorunu çözecek düzenlemeyi önümüzdeki 10 gün içerisinde çıkarıyoruz, bunun adı imar barışıdır.”

Başbakanın bu sözleri kesinlikle doğrudur.

Böyle bir sorunumuz var.

Ancak ‘İmar’daki çarpık yapılaşmayı önleyecek bir boyutu yok diye düşünüyorum.

Bence imar barışından önce zemin etüdlerine ağırlık verilmeliydi.

CİDDİ MAĞDURİYETLER VAR…

İmar Barışı yasalaştı. Batman’ımızı örnek vermek gerekirse, pek çok mahallemizde tam da ifade edildiği gibi sorunlar yaşayan binlerce insanımız var.

Batman’daki konutların büyük çoğunluğunun tapusu yok…

Binaların önemli bir kısmı kaçak…

Zemin etüdü açısından ciddi sıkıntılar var…

Dolayısıyla ciddi mağduriyetler sözkonusudur…

Olumsuz boyutlarını bir kenara bırakarak, diyebilirim ki vatandaşların ekseriyeti tahminime göre bu yasal düzenlemeyi dört gözle bekliyordu…

Halk gerçekten mağdur durumdadır…

Binaları 5 katlı olsa bile tapularını alamayan, konut kredisi çekemeyen yığınla insan için önemli bir adım…

Tabi sadece bir cihetten meseleye yaklaşmamak gerekir düşüncesindeyim. Zira meselenin başka düşündürücü boyutları da var…

Mimarlar, mühendisler genel olarak bu imar barışını savunmuyorlar…

Meseleye siyaseten yaklaşanlar vardır şüphesiz.

İMAR BARIŞI NEDİR?..

Ama herkesi de siyaseten meseleye yaklaşıyorlar diye suçlamayı da doğru bulmuyorum.

Çok fazla bilgi sahibi olmadığım bir konudur. Araştırma yaptığımda kıyasıya tartışmalar gözlemledim…

Şu bilgiye bakalım: “İmar barışı 31 Aralık 2017’ye kadar inşa edilen binaları kapsıyor. Vatandaşlar 31 Ekim 2018’e kadar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yetkilendirdiği kurumlarla başvurabilecek. Aftan faydalanmak isteyenler ‘yapı kayıt belgesi’ bedeli ödemek zorunda. Ücret konutlar için yüzde 3, ticari yapılar için yüzde 5. Yapı kayıt belgesiyle konutlara su, elektrik ve doğalgaz bağlanabilecek. Tapu alınabilecek. Yıkım kararı verilmiş ise iptal edilecek. Satış işlemlerinde kredi kullanım imkanı olacak. Riskli konutlar bu kapsama girmeyecek.”

Batman’daki yetkililerin de konu ile ilgili açıklamaları oldu.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürü’nün konu ile ilgili açıklamasını gazetemiz haber olarak kamuoyuna sundu. O haberin bir özetini de bilgi olsun diye sunmak istiyorum:

“İmar barışıyla ile ilgili müracaatların bugün başlayacağını belirten Çevre-Şehircilik Müdürü Muzaffer Özkan: ‘En son müracaat tarihi 31 Ekim 2018. Müracaat yapıldığında 24 saat içinde bir SMS gelecek. ‘Müracaat alındı, parayı yatırın’ diye. Maliyenin gösterdiği hesaba, buraya herkes kendisine bu yazı geldikten sonra para yatıracak. Vatandaşın kendi beyanı esas, temel prensip bu. Vatandaş buna e-devlet sistemi üzerinden girebilecek. Herkesin zaten bir şifresi var. Yoksa şifrelerini alıp, e-devlet sistemi üzerinden müracaatını yapacak vatandaş. Hiçbir yere gitmesine, her hangi bir yere başvurmasına gerek yok. İlçelerde tapu kadastro müdürlüklerine vatandaş gidip bu hizmeti alabilecek. Parası olan vatandaş gidip parasını yatırabilir. Yapı kayıt belgesini 24 saat içinde alsın, mahsuru yok. Ama parası yoksa beklesin, biriktirsin. 31.12.2018 tarihine kadar bu parayı yatırsın, kayıt belgesini öyle alsın. Vatandaşın parayı kimseye vermemesi, her hangi bir olumsuzluğa sebebiyet vermemesi için vatandaş kendi beyanıyla hazine üzerinden kaç metrekare de oturuyorsa yapısı ne kadarsa bunu işaretleyecek, bedelini ödeyecek.”

Devamı edecek