HDP'nin seçimlere parti olarak gireceğini açıklamasının ardından bir anda eleştiri okları HDP'ye yöneldi. HDP'nin Türkiye partisi olma amacını Kürt milliyetçisi hatta Kürt ırkçısı bununla da yetinmeyip Kürt faşisti diye çamur at izi kalsın mantığındaki söylemlerle önü kesilmeye çalışılıyor. Milliyetçilik, Irkçılık, Faşizm üçlemesi ile buyurun HDP'yi analiz edelim...
Milliyetçilik kavramının mantığı basittir. Bir insana milliyetçi demek için kendi milletinin ayrıcalığa sahip olmasını istemesi gerekir. HDP'nin taleplerinden hiçbirinde ayrıcalık talebi yoktur. Zaten taleplerinin tümü sadece Kürtler için değil tüm azınlıklar için istemekteler. Örneğin bir Alevi çıkıp, ''Cemevi ibadethane olsun'' dediğinde bu kişiye Alevi milliyetçisi demek ne denli doğru olur? Bu tür talepler en doğal haktır. Bu ve bunun gibi talepler ayrıcalık değildir. Türkiye tek uluslu bir ülke değildir, bu nedenle talebi karşılayacak arz noktası var olmalıdır. Yaşanılabilir bir Türkiye adına...
Irkçılık konusu..
Bir kişiye ırkçı demek için Hitler, Mussolini örneklerinde olduğu gibi bir ulusu hakim ulus kılıp diğerlerini ona köle yapma anlayışı olması gerekir. Kürt hareketinin hiçbir deneyiminde bunun emaresini dahi görmek bir yana dursun bunun tam tersi bir yaşamı örgütlemişlerdir. Rojava anayasasının sadece girişi okunduğunda bu net şekilde görülebilir.
Faşizm konusu...
Faşizmden söz edebilmek için önce elde avuçta bir ülke olması gerekir! Kürt hareketinin tekleştirmeye dönük bir yaklaşımını görülmemiştir! Kürdistan'da yaşayan herkes Kürttür, Kürdistan'ın dili Kürtçe'dir, Kürtlerden başkasının bayrağı kullanılamaz, Kürdistan şu dine mensuptur vb yaklaşımların yanına dahi yaklaşılmadı bugüne kadar. Bunun tam aksine Ezidilerin ayrı askeri birlik örgütlemesine önayak olundu, onları kendi içlerine almak yerine öz güçlerini oluşturmaları sağlandı.
Kürtlerin şu an ellerinden alınmış olan haklarını talep etmeleri milliyetçilik değil aksine milliyetçiliğe karşı duruştur ve kendileri etkin oldukları yerlerde de milliyetçiliğe karşı duruşlarını göstererek samimiyet testini geçmişlerdir. Tekçi anlayışları savunmanın 21. yy. bir getirisi olmadığı gibi aksine kan ve gözyaşına neden olduğu aşikar. Vaziyet böyleyken çıkıp HDP'ye Kürt milliyetçisi demek Mandela'nın beyazların efendi, siyahilerin köle olduğu sisteme başkaldırmasına siyah ırkçılığı demekle aynı şeydir. İnsanların mağduriyetlerini dile getirip bunun çözümünü istemesinden doğal bir durum yoktur.
Yarınınızın, bugününüzden daha iyi olması dileğiyle, hoşçakalın...