*1500’e yakın Şengalli Ezidinin bulunduğu Beşiri-Uğurca (Qrıox) köyünde çadır kentte gönüllü öğretmenler, 350-400 Ezidi öğrenciye İngilizce, Kürtçe ve Arapça dillerinden ders veriyor. 15 Ezidi öğretmenle birlikte Batman’daki bazı eğitimciler hafta sonları eğitim verebilmek için gün boyu çadırda çocukları eğitiyor.

*Ezidilerin güneşin doğuşu ile batışı sırasında duayı eksik etmediğini belirten Pir Şemo Mecdin, “Kampta kalan Ezidiler elini açıp ‘Yarabbi rızkımızı ver. Biz ve dünyayı belalardan koru. Bizi yerimizden, yurdumuzdan ve toprağımızdan eden IŞİD’e hakkımızı bırakma’ diyoruz. Her gün bu duamızı yapıyoruz” diye konuştu.

GÖNÜLLÜ EĞİTİMCİLER

Şengal’den kaçıp Batman’a yerleşen ve 3 aydır sığındıkları Beşiri-Uğurca köyündeki çadır kentte, gönüllü eğitimciler yaşama tutunan Ezidilerin çocuklarını eğitiyor. Çadır kentte 1500 Ezidinin yaşamını sürdürdüğünü belirten Pir Şemo Mecdin, 350-400 öğrencinin ana okul, ilkokul ve ortaokul-lise bölümünde 3 ayrı çadırda eğitim gördüğünü söyledi. 15 Ezidi eğitimci ile birlikte Batman’daki gönüllü eğitimcilerin de çadır eğitimdeki derslere girdiğini ifade eden Mecdin, “Üç aydır çadır kentte uyum sağladık. Batman Belediyesi başta olmak üzere bazı STK’lar sorunlarımızın büyük bölümünü çözdü. İki günde bir doktor, aileleri muayeneden geçiriyor. Tek sıkıntımız çocuklarımızın eğitim görmemesiydi. O da gönüllü eğitimciler sayesinde gerçekleşti” dedi.

KIRTASİYE YETERSİZ”

Ezidi çocuklarının kırtasiye malzemelerinin yetersizliğine dikkat çeken Pir Şemo Mecdin, “İyi-kötü çocuklarımız eğitimle buluştu. Yalnız üzerlerinde ne kıyafet var ne de onları soğuktan koruyacak bir kaban. Soğuklar başladı. Çocukların ayaklarında terlik var. Kitap ve çantaları yetersiz. Defterleri de çok az. Gönüllü kuruluşların desteğiyle çocuklarımızı eğitim çadırına gönderiyoruz. av

Havalar gittikçe soğuyor. Kırtasiye ve giyim yardımının yapılmasını istiyoruz. Çocuklarımız koşullarda eğitim-öğretim görüyor. Savaşın psikolojisini üzerlerinden atmaya çalışırken, bazı sorunlarla karşılaşıyorlar” diye konuştu.

GENÇ EZİDİ EĞİTİMCİLER

Şengal bölgesinde savaş öncesinde ana okulu öğretmenliğini yapan Almas Bişar, Ahmet Şemo ve Nehla Şemo, “6, 9 ve 12 yaş grubundaki çocuklara ders veriyoruz. İngilizce, Kürtçe ve Arapça derslere çocukların ilgisi var. Ayrıca Ezidilik inancına göre de ders veriliyor. Çocukların okumaya ilgisi var. Fakat sıkıntılar fazla. Lisedeki öğrencilerde eğitim görmek istiyor. Liseli öğrenciler için de yeni bir çadır kuruluyor. Gönüllü olarak verdiğimiz derslere Batman’dan da gönüllü eğitimciler de katılınca mutlu oluyoruz. Çadır kentte eğitim sorunu da çözülünce herkes rahat bir nefes aldı” dediler.

BATMAN’DAN GÖNÜLLÜ EĞİTİMCİLER

Hafta sonları boş zamanlarını çadır kentteki eğitim yuvasında geçirdiklerini belirten Selin Ataş ve Diya Gümüş, şöyle konuştular : “Uğurca’daki çadır kentte eğitim çadırının açıldığını duyunca biz de hafta sonları gönüllü olarak buraya gelmeyi kararlaştırdık. 09.00-12.00 ila 13.00-16.00 saatleri arasında derslerin verildiği çadır kentte daha çok okul öncesi çocuklara eğitim veriyoruz. Ezidi çocuklarının eğitime ilgisi var. Bir süre eğitimlerinden uzak kalınca derslerine ciddi sarılıyorlar. Kürtçe eğitim veriyoruz. Öğrenciler dersleri can kulağıyla dinliyor. Bu da bizi mutlu ediyor. Cumartesi ve Pazarlarımızı çadır kentteki eğitim çadırında çocuklarla birlikte geçirmekten mutluyuz.”

EZİDİ DUASI

3 Aydır Ezidilerin uyum sağladığı Uğurca köyündeki çadır kentte Ezidilerin, güneşin doğuşu ve batışı sırasında dua ettiğini belirten Pir Şemo Mecdin, Şengal bölgesindeki topraklarından kendilerini koparan IŞİD’e isyan ettiklerini de söyledi. Ezidilerin duasına dikkat çeken Şemo Mecdin, “Güneşin doğuşu ve batışında kampta kalan Ezidilerin çoğu elini açıp ‘Yarabbi rızkımızı ver. Biz ve dünyayı belalardan koru. Bizi yerimizden, yurdumuzdan ve toprağımızdan eden IŞİD’e hakkımızı bırakma’ diye dua ediyor. Bu dua her gün yapılıyor. Bir gün mutlaka o döndüğümüz topraklara tekrar gideceğiz. Bugüne dek 72 katliam yaşayan Ezidiler, dünyanın en mağdur halkıdır” diye konuştu.

HER ÇADIRA SOBA

300’e yakın çadırın kurulduğu Uğurca köyündeki çadır kentte havaların soğumasıyla birlikte beton zemini koruyan tahta ve odun sobası sayesinde sıcak bir ortama kavuştuklarını belirten Halef Abbas, şöyle konuştu; “Havalar iyice soğuyunca Batman Belediyesi ve bazı kuruluşlar her çadıra birer soba kurdu. Bir de zemin beton olan çadırlara tahta döşemeler yapıldı. Bu çalışmalar bizi soğuktan korudu. Karanlık çökünce sobalara odun atıyoruz. En azından çadırımızı sıcak tutan bir sobamız var. Bu sobalar sayesinde soğuktan korunuyoruz. Kışın bizi ısıtacak yakacak yardımını da bekliyoruz.”

Editör: TE Bilişim