**IŞİD’ten kaçıp zorunlu olarak kaçak yollardan Türkiye’ye geçiş yapan 5 aileden oluşan 40 kişi, Batman’ın Beşiri ilçesine bağlı Onbaşı köyüne sığındı.

*6 Yaşına kadar Beşiri’nin Hamduna (Kurukavak) köyünde yaşadığını belirten 80 yaşındaki Yusuf Şakir Keleş; “Babam asker kaçağıydı. Çanakkale savaşına gitti. Askerliği de dört yıldan yedi ay’a düşürüldü. Babam Türkiye’de, ben ise Molla Mustafa’nın peşmergesi oldum” dedi.

“TÜRKİYE’Yİ ASLA UNUTAMAYIZ”
Ezidi’lerin zorunlu göçüne her gün yenileri ekleniyor. IŞİD’ten kaçıp Türkiye’ye kaçak yollardan geçiş yapan beş aileden oluşan 40 Ezidi, Batman’ın Beşiri ilçesine bağlı Onbaşı köyüne yerleşti. Parmağında ay-yıldızlı gümüş yüzünü takan iki eşli 20 çocuk babası 80 yaşındaki Yusuf Şakir Keleş, önce Roboski’deki köylülerin yardımını gördüklerini, ardından Batman’daki Ezidi akrabalarının olduğu Beşiri-Onbaşı köyüne yerleşmeleriyle savaşın korkusunu üzerlerinden attıklarını söyledi. Bir haftadır sığındıkları köyde rahat bir yaşam sürdürdüklerini ifade eden 80 yaşındaki Keleş; “Türkiye’den hep yardım gördük. Zor günde de bu ülkenin insanlarından yardım eli bize uzatıldı” dedi.

“BABAM ÇANAKKALE SAVAŞINA KATILDI”
Aslen Beşiri ilçesinin Hamduna (Kurukavak) köyünden olduklarını anımsatan 80 yaşındaki Ezidi Yusuf Şakir Keleş; “6 Yaşında iken bu topraklardan ayrıldık. Laleş yakınlarındaki Xane Sor kasabasında yaşamımızı sürdürüyoruz. Çocukken babam anlatırdı. Babam Sabri asker kaçağıydı. Çanakkale savaşına katıldı diye dört yıllık askerliği yedi ay’a indirilmişti. Çanakkale savaşını zorluğunu babam bize anlatırdı. Babam Türkiye’de askerlik yaptı. Ben ise Molla Mustafa Barzani’ye peşmergelik yaptım. Altı yaşından sonra ailece Ezidilerin ağırlıklı olduğu Laleş bölgesine gittik. O gün bugün oradayız ama akrabalarımızın bir bölümü Türkiye’de kaldı. Çocukluğumun geçtiği topraklara yıllar sonra döndüğüm için mutluyum. Mecburiyetten IŞİD’ten kaçıp buralara sığındık” diye konuştu.



“16 SAAT YÜRÜDÜK”
IŞİD çetelerinin ailesinden üçü kız beş kadını kaçırdığını belirten 27 yaşındaki İzzet Sabri Yusuf ise 16 saat yürüyerek sınırı geçtiğini söyledi. Sırtında dört yaşındaki kızı Mervan ve beş kişilik ailesiyle savaştan kaçıp Beşiri’nin Ezidi köylerine sığınmak zorunda kaldığını ifade eden İzzet Sabri Yusuf, şöyle konuştu; “IŞİD çeteleri Şengal bölgesindeki akrabalarımızdan üçü kız beş kadını kaçırdı. Oradaki yakınlarımız bize durumu iletince araçlarımızı, evimizi ne varsa bırakıp kaçtık. Dağ yolundan Türkiye’nin yolunu tuttuk. 16 saat süreyle çocuklarıma bir damla su veremedim. Kendimizi sınıra attığımızda köylülerin yardımını gördük. Sonra akrabalarımızın yoğunluklu olduğu Beşiri ilçesinin Onbaşı köyüne yerleştik. Çocuklarımızı kurtardığımız için sevinçliyiz. IŞİD’in elindeki kadınlarımızın akıbetini merak ediyoruz.”

“NORMALEŞİRSE DÖNECEĞİZ”
Şexan bölgesindeki Welat Şexa kasabasında oturan 75 yaşındaki Ezidi Siso Hame Emer, 12 çocuğuyla birlikte 10 gündür yerleştiği Beşiri’nin Onbaşı köyünde korkuyu üzerinden attıklarını söyledi. Peşmerge kıyafetlerini üzerinden çıkarmayan Ezidi Emer; “Yıllarca peşmergelik yaptım ama IŞİD karşısında peşmergeler bizi hayal kırıklığına uğrattı. Şengal (Sincar) bölgesini peşmergelerin IŞİD’in kontrolüne bırakacağını kafamın ucundan geçiremezdim. Hiç direnmediler. Biz de çareyi Türkiye’de bulduk. Kulağımız orada. Oralar normalleşirse topraklarımıza seve seve döneriz. Çocuklarımın bir bölümü Almanya’da. Fakat biz topraklarımızı düşünüyoruz. Şengal şayet geri alınmazsa Ezidiler de çok büyük şey kaybetmiş olur” diye konuştu. Onbaşı köy muhtarı Ali Kartal’ın oğlu İlyas Kartal, köylerine yerleşen Laleş’teki akrabalarına her türlü yardımı sağladıklarını söyledi.

Editör: TE Bilişim