Bu aralar esnafın işlerinin pek de iyi olmadığı, dükkân kiraları, mevsim geçişi, genel piyasa koşulları ve internet üzerinden yapılan alışverişlerin esnafların işlerini bir hayli zora soktuğu hepimizin malumu olduğu konular. Ancak yine de esnafın alternatif olarak işlerini bir nebze de olsa yoluna koyabileceği çeşitli seçenekleri olduğunu hatırlatmak isterim. Esnafın haklı bir gerekçeyle işlerinin iyi olmadığı konusundaki sitemlerini anlamakla beraber yine de iğneyi başkalarına çuvaldızı da kendilerine batırmaları gerektiğini düşünüyorum. Neden mi? İsterseniz açıklamaya çalışalım.

Son birkaç ayda Batman’da gerçekleştirilen bu fuarlara halkın yoğun ilgisi ve katılımı sanırım pek çoğumuzun dikkatini çekmiştir. Fuarlar şehir yaşantısında halkın yoğun ilgi gösterdiği kültür, sanat, eğlence ve ticari canlılığın olduğu, faaliyetlerdir. Şu sıralarda yanlış hatırlamıyorsam birkaç ay içinde Batman’da üçüncüsü düzenlenen yöresel lezzet fuarı yapılıyor.

 Batmanlı esnaf kardeşlerimizin dertlerine gelecek olursak işlerin olmadığından yakınıp şikâyet ederken acaba ülkemizin farklı bölgelerinden bira araya gelip Batman’da birkaç ay içinde üçüncü kez yöresel ürünler standı açan bu ticaret erbabı kişiler, dikkatlerini hiç mi çekmiyor? Eğer bol kazanç elde etmiyorlarsa piyasa koşullarının iyi olmadığı, işsizliğin azımsanmayacak oranda yüksek olduğu bu kentte birkaç ay içinde neden 3-4 kez stant açıyorlar?

Tarihsel geçmişi çok geriye gitmeyen Batman’da uzunca bir zaman böylesine süreklilik ve çeşitlilik arz eden kültür, sanat ve fuar etkinliklerinin bu denli yapılmadığı düşünülecek olursa halkın bu türden kültürel etkinliklere ilgisi bir nebze de olsa anlaşılacaktır.  Fuarda satılan ürünlerin acaba hangisi Batman da yok sorarım size? Atatürk parkında açılan bu stantlar fuar denecek kadar büyük değilse burada sergilenip satılan ürünler, farklı bir sunum şekliyle halkın ilgisini çekiyor. Vatandaş ailesi ile her zamanki rutinden farklı bir etkinlik ile günü geçirme ihtiyacı hissediyor. 

Niçin bunları anlatıyorum?

Esnaf kardeşlerim sürekli şikâyet edip duracağına biraz olsun alışveriş yapmak için şehir dışına gittiklerinde özellikle büyük şehirlerde daha sık gerçekleştirilen ve birçok defa TV ekranlarına da yansıyan indirim çadırları, fuarlar ve daha pek çok farklı organizasyonları iyi çalışmalıdır. Bu durumda biz ne yapabiliriz diye kendilerine sormalılar. Esnaf kardeşlerimin bir araya gelerek ne tür organizasyonlar yapabileceklerini düşünmeleri gerekir. İlk olarak esnaflarla bir araya gelerek çeşitli alanlarda fuarlar organize edecek yerli bir fuar organizasyon firması kurulmalıdır. Esnaf ve bu organizatörler esnaf odaları ile birlikte hareket edip fuarlar düzenlemeli ve belediyeye fuar alanı ve tanıtımı ile ilgili taleplerini iletmeliler. Biz öylece şartların bizim beklentilerimize göre şekillenmesini bekleyip durursak boş durmayan öteki şehir esnafı her ay stant açar biz de anca buna tepki gösteririz.

Şu sıralar giyimde sezon sonu olduğu düşünülürse bu zamanı bile fırsat olarak değerlendirebilirler. Esnaf odaları aracılığıyla bir organizasyon yapılabilir. Esnaflar olarak bu türden faaliyetleri bir an önce gerçekleştirip çeşitlendirmeliyiz. Her türlü iş yapan esnafın ürünlerini sergileyip satışa sunabileceği sezonlar var. Tüketici market veya mağaza raflarında görmeye aşina olduğu ürünleri zaman zaman bu tür organizasyonlarda farklı bir atmosferde ekonomik fiyatlarla almak istiyor. Öte yandan bazı ürünleri üretim aşamasını görmekten de ayrı bir keyif alıyor.

Yıllar önce çalıştığım köye eski hatta döküntü bile diyebileceğimiz bir panelvanla fotoğrafçı gelmişti. Köy okullarını geziyor. Hatıra fotoğrafları ve vesikalık fotoğraflar çekip panelvandaki yazıcısından baskı yapıp çerçeveliyordu. O zamanlar pek bir ilgimi çekmişti. Kendisi ile konuştuğumda Ankara’dan geldiğini böylece köy köy, kasaba kasaba dolaşıp ekmeğini kazanmaya çalıştığını söylüyordu. Kendince bir iş fırsatı oluşturmuştu. O zamanlar bu adamı çok takdir etmiştim. Kendisine; biz burada işsizlik başını almış gidiyor sen başkentten gelip buradan ekmek çıkartıyorsun. Yaptığı iş ile adamın çalışkanlığı karşısında biraz utanmış biraz da kendimize kızmıştım ama yine de helal olsun demiş ve yaptığı bu işe saygı duymuştum. Üstelik sadece karşılaştığım tek örnek bu da değil. Yine neredeyse her ay farklı şehirlerden Batman’a kayısı, keçiboynuzu, nar ekşisi, bal, eşofman, tişört, temizlik bezi, salamura üzüm yaprağı  ve daha pek çok farklı ürün satmak için gelen satıcıları sokaklarda ve çeşitli kurumlarda ürün pazarlarken görmüşsünüzdür.

İş fırsatları oluşturmak bu durumda biraz da bizim elimizde değil mi? Hala bekleyip şikâyet mi edeceğiz yoksa kendimiz için yeni fırsatlar mı oluşturacağız?

Peki, ne yapmalıyız bu durumda?

Bu tür projeleri desteklemek, destekçi kazanmak ve bu tür faaliyetlerin önemini anlatabilmek için bu ve benzer yazıları okuyup paylaşarak konuya ilgi çekmek gerekir. Yıllardır bu gibi kültür, sanat, ticaret etkinliklerinin yapılması için konuyu gündeme getiriyoruz. Bundan birkaç sene önce de Batman’da fuar alanının kurulması için “Batman’da Kent Kültürü ve Kentlilik Bilinci” isimli Facebook sayfamda bir konuyu kaç kez dile getirmiştim. Geçen yıl mart ayında da “Fuar Alanı ve Gelişen Şehir Batman” isimli bir makale yazmıştım. Bunun dışında yerel medyada farklı gazete ve isimler de konuyu köşelerine taşıyıp zaman zaman da haber yaparak fuar ve festivallerin önemini dile getirdiler.

Halkın ve resmi kurumların ilgisi bir yana esnaflarımız bile kendileri adına gösterdiğimiz bu çabalara teveccüh gösterip bir araya gelemedi. Halkın yoğu ilgisini çeken bu tür organizasyonları öteki şehirlerden gelen esnaf kadar bile yapamadı.

Yazıma şu sözlerle son veriyor, esnaflarımıza hayırlı bereketli bol kazançlı günler diliyorum.

“Ya ümitsizsiniz ya da ümit sizsiniz. Ya Çaresizsiniz ya da çare sizsiniz.”