Dört Mart 2017 Cumartesi gecesi Batman Barosu çok amaçlı salonunda önemli bir panel düzenlenmişti. İki şairin konuğumuz olduğu paneli değerlendirmek istiyorum.

Mazlumder Batman Şubesi ve Özgür Eğitim-Sen Batman Şubesinin organize ettiği ’28 Şubat’tan 15 Temmuz’a Darbeler ve Edebiyat’ konulu panelden söz ediyorum.

Gece saat 20.00’da başlayan panelin moderatörlüğünü, Batman Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Sayın Ferhat Korkmaz yaptı. Doğrusunu ifade etmem gerekirse, Sayın Korkmaz’ı oldukça başarılı ve donanımlı buldum. Tebrik eder, daha nice önemli toplantılarda görmeyi dilerim.

İKİ ŞAİR KONUĞUMUZ…

Evet, iki değerli şair konuğumuz vardı. Sayın Cevat Akkanat ve Sayın İbrahim Eryiğit. Darbe süreçlerinde şairlerin, edebiyatçıların, yazar ve çizerlerin darbe süreçlerindeki duruşları üzerine değerlendirmeler yapacaklardı…

Moderatör Ferhat Korkmaz, ilk sözü halen Türkiye Yazarlar birliği Ankara şube Başkanı görevini yürüten İbrahim Eryiğit’e vermişti.

Sayın Eryiğit, edebiyat alanında önemli başarılara imza atmış, önemli yapıtları olan bir şairdir. Ancak yazılı alandaki kadar başarılı bulamadım.

Özgür Ansiklopedi’deki bilgilere göre; yaklaşık on yıl İktibas Dergisi’nin sayfalarını hazırlayan, çeşitli dergi ve gazetelerde müstear isimle yazılar ve öyküler, Mehmet Akif Ersoy, Sezai Karakoç, Yahya Kemal, Atasoy Müftüoğlu ve Cahit Zarifoğlu üzerine inceleme-araştırma yazılar yazan Eryiğit, darbe süreçlerindeki yazarların duruşları hakkında bilgiler sunmadı. Hayatından bazı anekdotlar anlatmakla yetinse bile, başarılı bir kalem erbabı olduğunu şu bilgilerine bakarak anlayabilirsiniz; “Şiir ve şiir üzerine yazıları, Aylık Dergi, Yönelişler, Dergâh, Yedi İklim, Kayıtlar, İkindi Yazıları, İktibas, Edebi Pankart, Kardelen, Kırağı, Ayane, Albatros, Düş Çınarı, Ünlem, Edebiyat Ortamı, Hece, Ardıç, Ayna, Edep, İstanbul Bir Nokta, Yolcu, Aşkın E-Hali, Tasfiye, Ayna, Kardeş Kalemler ve Türk Dili dergilerinde yayımlandı. ŞİİR: Kayıtsız Sevdalar (1990, 2.baskı:1995, Ünlem Yayınları)
Eylülde Su (1998, Beyan Yayınları), Hurûfât (2012, Hece Yayınları ). ROMAN: Kur’ân’la Konuşan Şair (2011, Pınar Yayınları).”

Bazı insanların kalemleri çok güçlü, hitabetleri zayıf olabiliyor. Kendisi bir Matematikçi olan Eryiğit, bir matematikçinin nasıl şair olabileceği konusunda temel fıkrası örneğini iyi verdi. Buna vurgu yapmadan geçmeyeceğim.

Diğer konuğumuz Sayın Cevat Akkanat, önemli değerlendirmeler yaptı. Bu değerli Hocamızı da size tanıtmak isterim: “Cevat Akkanat, 1997-2005 yılları arasında Likâ aylık edebiyat dergisini hem matbu olarak hem de internet ortamında yayımlamıştır. Bu arada, bir süre internet ortamında yayımlanan dergibi.com dergisinin şiir editörlüğünü yapmış olan Akkanat'ın Kara Oyun (Kırağı Yay., 1997), Güz Klâsiği (Beyan Yay., 1998), Sen Bir Sevda Ağacısın Türküler Büyütür Yüzün (TaşraEdebiyat Yay., 2000), Tan Tan Traska (LikaKitaplığı, 2002), Hüzn ü Aşk (LikâKitaplığı, 2004)  isimli şiir kitapları, Baba Bu Kitap Sana (Odunpazarı Belediyesi Yay., 2005; Ordu Belediyesi 2008) ve Ankara Şiirleri Antolojisi (Altındağ Belediyesi Yay., 2006) adlı antoloji kitaplarıyla,  Gelenek ve İkinci Yeni Şiiri (Kültür Bak.Yay., 2002) başlıklı bir inceleme eseri bulunmaktadır. Bu eser, Türkiye Yazarlar Birliği'nin ‘2002 Yılı Fikir Adamı ve Sanatçıları - 'Edebî Tenkit' Ödülü’ne lâyık görülmüştür.

Yukarıdaki kitaplarının yanı sıra Cevat Akkanat'ın, Bursa'nın Çanakkale Şehitleri (Yarımada Yay., 2007) ve Çanakkale Savaşları ve İstanbul (Yarımada Yay., 2008) adlı iki derlemesi vardır.”

Cevat Hocam, darbe süreçlerindeki yazarlar, çizerler, basın, kısacası kalem erbaplarının duruşları ile ilgili önemli tespitlerde bulundu. Hatalı olan yönü, isim vererek bazı eleştirilerde bulunmasıydı. Ancak kendisine konu hatırlatılınca, hatalarını kabul etmesini de bildi.

Cevat Hoca’yı oldukça cesur ve dürüst biri olarak gördüm. Ülkeyi silahla idare etmeye çalışan darbecilere karşı dik durmasını bilen bir şahsiyet olduğu gerçeğini belgeledi.

15 Temmuz askeri darbe girişimini değerlendirirken, darbecilere karşıtlığını net ortaya koyarken, Cumhurbaşkanı için ‘Reis’ ifadesini kullanmaktan çekinmedi…

Cevat Hocanın dürüstlüğü şuradan belli oluyordu; 15 Temmuz darbe girişimi sonrası başlatılan olağanüstü hal kapsamındaki mağduriyetlere özellikle dikkat çekti, hem de birkaç kere.

Buna dikkat çekerken, mağduriyetlerin tarihin her döneminde şairlere ilham kaynağı olduğuna işaret etti ve açıkça, “Benim duruşum açık ve ortada. Ancak ben şairim. Mağduriyetler devam ederse bunları şiire dökmekten çekinmem” dedi…

Böyle değerli, zor zamanlarda hakkı savunan, yanlışlara düşülmemesi için uyarılar yapanların mesajlarına değer verilmesini dilerim.

‘Darbeye Direnen Şiirler’ Antolojisi hazırlayan Cevat Akkanat gibi vicdanlı insanlara ihtiyacımız var…

‘Yirmi Sekiz Şubat Post Modern Askeri Darbe’ ifadelerini çok duymuşsunuzdur. 1997 yılında iktidardaki hükümeti düşürmek için düğmeye basılmıştı…

Ülkeyi idare eden Refah-Yol koalisyon hükümetinin Başbakanı Merhum Necmettin Erbakan’dı…

Merhum Erbakan’dan rahatsızlık duyan dönemin Kuvvet Komutanları, düğmeye basmış, hükümeti zor duruma düşürmek için ellerinden geleni yapıyordu.

Daha önce 1974 yılında Kıbrıs Barış Hareketi sırasında Başbakan Yardımcısı olarak ülke yönetiminde söz sahibi olmuş Merhum Erbakan, 1997 yılında Başbakan olarak toplumun karşısındaydı.

O tarihlerde yine Batman Çağdaş’ta, yine bu köşede yazılar yazıyordum. Sivil yönetim ne kadar kötü olursa olsun, askerlerin silah zoruyla onların yerine ülke idaresine el koymalarını kabul etmeyen düşüncelere sahiptim.

28 Şubat’tan 15 Temmuz’a Darbeler ve Edebiyat panelinde görüldü ki dik durmayan kalem sahipleri gün gelecek ayıplanacaklardır. Topluma ve insani değerlere karşı hassasiyet sahibi kalem sahiplerini bu vesile ile selamlarken, toplumu zorla dizayn etmeye çalışan, dipçik ve namlularla korku salanların tarihten dersler çıkarmalarını diliyorum.