** Meclis’in tatile girmesiyle seçim bölgesi Batman’dan ayrılmayan AK Parti Milletvekili Ziver Özdemir’le son günlerdeki olayların yanı sıra Batman gündemini konuştuk. Kürt sorununun çözümü konusunda gerekli çabayı gösterdiklerini belirten Özdemir: “Atılması gereken ve yarım kalan adımlar var. Kürtlerin tüm renkleriyle görüştük. Ortak görüşü belirledik” diyor.


** Batman gündemiyle ilgili soruları da yanıtlayan vekil Özdemir, Vali değişikliğiyle ilgili ‘Her değişiklikte bir hayır vardır’ diyerek, bazı kurumlara neşter vurulacağı söyledi. Özdemir: “İdareci, 65 yaşına kadar o koltukta durmamalı. Çalışma aşkı, heyecanı, hevesi biten idarecilerle nereye kadar gidilebilir ki? Yeni Valimizin kurumları daha da aktif hale getireceğine inanıyorum” dedi.


TÜRKİYE GÜNDEMİ

“Çözümü dayatmalıyız”


- Türkiye'nin, Suriye ile ipleri koparmasının ardından ülkedeki olaylarda ciddi bir artış var, ölümler gündemden düşmüyor. Nereye sürükleniyoruz?


Gidişat iyi gözükmüyor. Kamuoyu son derece rahatsız. Şiddet ortamı ve insanların ölümleri herkesi rahatsız etmelidir. Bu ölümlerden kimse mutlu olmamalıdır.


- ‘Dış politikada sıfır sorun’ denildi, ancak komşularımızla ciddi sorunlar var. Dış politikada başarılı mıyız?


Hükümetin dış politika tutumu hiçbir zaman değişmedi. Ancak, Arap baharı dediğimiz süreç gerçeği var. Suriye ile olan ilişkilerimizde sayın Başbakan, demokratikleşme anlamında sürekli telkinlerde bulunuyordu. Kardeş halkımız, zalim bir yönetimle yönetiliyorsa bunu göz ardı etmemek gerek. Halkına uçaklarla müdahale eden bir yönetimle aynı safta olmamız beklenmemeli. Zamanında Irak Kürdistan’ı topraklarından kaçıp ülkemize sığınan kardeşlerimize de sahip çıkıldı. Şimdi de aynısı yapılıyor. Ölümden kaçıp geliyorlar. İnsanlık dramı yaşanıyor, gözümüzü kapatamayız.


ş politikada ise genel anlamda bir sorun varmış gibi görünüyor. Ancak duruşu, uluslararası konumu, ihracat hacmi ve dünyada söz sahibi bir ülke olduğumuz gerçeğine bakılarak karar verilmeli. Bence başarılıyız.


- Suriye'de Kürt devletinin kurulması sizi rahatsız eder mi?

Kesinlikle hayır.



KÜRTLERİN TÜM RENKLERİYLE GÖRÜŞTÜK”

- Türkiye'deki Kürtler ne istiyor, hükümet Kürtlerin isteklerine cevap verebiliyor mu?


Beş ay önce stratejik çalışma grubu adı altında bir dizi çalışmalarımız oldu. Batman, Mardin ve Siirt'te Kürtlerin tüm renkleriyle görüştük. AK Partili Kürtlerle de BDP'li Kürtlerle de görüştük. Marjinal gruplar dahil, STK'lar, gazeteciler ve aydınları dinledik. Açık ve net bir dille istenilen öncelikli konuyu tek bir başlık altında toplarsak; Allah'ın insana verdiği fıtri hakların kimsenin yetkisinde olmaması ve bu hakların lütuf olarak görülmemesidir.


10 yıllık dönemde yapılanları bir araya getirdiğimizde ne tür ciddi adımların atıldığı ortaya çıkar. Ancak bu adımlar yeterli mi? Değil, hala yarım kalan adımlar var. Bu adımlar tamamlanmalı. Bakın, bu küçük bir adım da olsa Kürtçe, seçmeli ders oldu. Ama çok önemli bir adım atıldığına inanıyorum.

İnsanların bir birini öldürmeleriyle bu sorun çözülmez. Sorun, demokratikleşmeyle çözülür. Kürtler eşittir PKK derseniz sorun çözülmez. PKK, tek başlılıktan çıkmış. Avrupa ve Kandil ayağının yanı sıra kendi içinde de farklı sesler var. PKK istese de sorun çözülmeyebilir.


Çözümü dayatmamız gerekiyor. Artık geri adım atmak yok. Ayırım yapmadan ölümleri durdurmamız gerek. Akan kan durmalı. Bu da demokratikleşmeyle olur. Osmanlı döneminde yüz yıllarca farklı kimlikteki insanlar bir arada yaşamış. Ancak 90 yıllık Cumhuriyet döneminde kan ve gözyaşı eksilmemiş. Diktatörlükle ölümler artar.


- Başbakan'ın BDP'lilere yönelik son söylemlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Tabi ki bazen refleksler olabiliyor. Bazı duygusal anlar da yaşanabiliyor. Başbakan’ın ilk günden bu yana söylediği bir şey var: terörle mücadele, siyasetle de müzakere edeceğiz. Değişen bir şey yok. Siyasetle müzakere sürecek. Bu sorunun çözümü için diğer partilerin bizim için söyledikleri ortada. Ama biz, hep yolumuza baktık. Geri adım atmadık.


- Zana’nın söylemleri size ne hissettirdi?

Sağduyunun sesiydi. O fikirlere sahip birçok arkadaşımız var. Tabi bu açıklamanın öncesi var; Başbakan'ın duruşu ve reformlar bu süreçte göz önünde bulundurulmalı. Leyla Zana gibi tecrübeli bir siyasetçinin bu açıklamalarda bulunması tabi ki ülkede gündem oluşturdu.


DİNDE AYRIMCILIK OLMAZ”

- BDP'nin Kürtçe hutbeli Cuma namazlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Dinde ayırımcılık yok. Devlet dini kullanıyor diye hep eleştirdik. Şu anda bu hatanın içine düşmek kadar ilginç bir durum var mı? Eğer amaç namaz kıldırmaksa o zaman orayı cami yapın, biz de destek verelim. Ayrıca diğer camilerimizde de zaman zaman Kürtçe hutbe okutuluyor. Camilerimizde Kürtçe hutbeyle ilgili herhangi bir yasak yok. Hutbenin hangi dilde okutulduğu çok önemli değil. Önemli olan içindeki mesaj. Bu durumu tasvip etmiyoruz.


BAKAN, RENCİDE EDİYOR”

- İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in çıkışlarından rahatsız oluyor musunuz?

Bazı söylemler toplumu rencide eder. Bakan da olsa siyasi parti liderleri de olsa insanları rahatsız eden açıklamalar oluyor. İşimiz, insanların sorunlarına çözüm üretmek, sorun üretmek değil. Tabi ki Bakan'ın bazen rencide edici açıklamaları var. Demokratik bir parti olduğumuz için bu durumu da kendi içimizde tartışıyoruz.


******


BATMAN GÜNDEMİ
“İdareciler 65 yaşına kadar koltukta durmamalı”


SÖZLERİ BAŞKA YERE ÇEKİLDİ”

- Bakan Fatma Şahin'in Batman gezisindeki açıklamaları da gündem oluşturdu. ‘Bize oy verin burayı Antep yapalım’ sözü etik mi?

Aslında sayın Bakan'ın açıklamaları cımbızla alındı ve başka yerlere taşındı. O anlamda kullanılmadı. Ancak teşkilatı motive etmek ve hedef belirlemek de her siyasi kişiliğin yöntemlerindendir. Şu gerçeği de unutmamak gerek; her siyasi parti seçimlerde her yeri almak ister. İstemeyen partinin seçime girme mantığı da yok. Antep her yönüyle iyi noktada olan bir şehir. Aynı belediyeciliği buraya getirmenin ne zararı var.



AYRIMCILIK YAPMIYORUZ”

- Belediye Başkanı Serhat Temel'in, 'Projelerimiz Ankara'ya takılıyor' açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?


Belediyelerin en büyük gelirleri İller Bankasından geliyor. Bu kayıtlara bakılsın, her hangi bir engelleme var mı? Ayrıca Belediye’den bize gelindiğinde her zaman üzerimize düşeni yapıyoruz. Gerekli girişimlerde bulunuyoruz.


- Batman Çayı Projesi ve İluh deresi ıslah projesinin de engellendiği belirtiliyor, doğru mu?

Her iki projede de bildiğim kadarıyla sıkıntı yok. Batman çayı projesi ihaleye çıktı. Hatta bu projenin Batman'a yakın mevkide başlaması için girişimlerde bulunduk. Büyük bir projeden söz ediyoruz. İster Ak Parti ister de BDP'li belediyeler olsun her zaman talepleriyle ilgileniyoruz. Bize en son Batman ve Kozluk belediyelerinin talepleriyle gelindi. Gerekli takibi yaptık. Bunun yanı sıra katı atık projesiyle ilgili de girişimlerde bulunduk. Ayrıca bu projeler belediyeye yük değil. İşin için de DSİ de var. Her iki proje de Batman'a kazandırılacak.

Fakat, bizim kentsel dönüşümle ilgili sıkıntımız var. Belediyenin ciddi bir proje yapması lazım. İluh deresini kentin içinden çıkartmak zorundayız.


- Bu projelerin aksamasına siyaset mi neden oluyor?

Ne yazık ki evet. Burada iyi niyet çok önemli. Hizmet için herkesin iyi niyetli olması gerekiyor. Toplum destekli geçici işçi alımlarında geçen yıl Batman Belediyesi talepte bulunmamıştı. Bu kadrolardan faydalanmaları için kendileriyle görüştük ve bu yıl faydalandılar. Kısacası Batman'a müspet anlamda yapılacak her projeye destek vermeye hazırız.



İŞ AŞKI KALMAMIŞ, HEVES YOK…”

- Sık sık ziyaretlerde bulunuyorunuz. Son ziyaretleriniz de resmi kurumlara yönelikti. Kurumların başındaki yöneticilerin performansından memnun musunuz?


Geçmişte klasik bir siyaset tarzı vardı. Vatandaşın da sık sık dile getirdiği 'seçimden seçime geliyorlar' söylemini AK Parti yıktı. Sadece oy potansiyeli olan kişilere, feodal yapıdaki kanaat önderlerine gidilirdi. Ama biz herkese gidiyoruz, herkesi önemsiyoruz. Aracılık yapılan kişilerle bire bir görüşüyoruz. Vatandaşımızın hem kötü hem de güzel gününde yanındayız. Böyle olmaya da devam edeceğiz.


Bazen şikayetler alıyoruz, bazen devam eden projeleri, bazen de yeni yatırımlarla ilgili incelemelerde bulunuyoruz. Biz idarecilerden sadece dürüstlük ve millete hizmet etmelerini istiyoruz. Önceliğimiz bu.


Vatandaş kuruma gittiğinde sıkıntısı yasal çerçevede giderilmeli. Ne yazık ki bürokratik engellemelerle karşılaşmak mümkün. Yerelde de bu sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Her değişiklikte bir hayır vardır. Diğer Valimiz görev süresince bazı iyi şeyler yaptı. Yeni Valimiz ise tecrübeli bir isim. Memlekete hizmet etmek için burada, bunu duruşundan fark edebiliyorsunuz. Bir süre sonra Batman'a tam anlamıyla alışıp, kurumları daha da aktif hale getireceğine inanıyorum. Sıkıntılı yerlere neşter vurulacaktır. Artık bazı zihniyetler değişmeli. İdareci 65 yaşına kadar o koltukta durmamalı. Çalışma aşkı, heyecanı, hevesi biten idarecilerle nereye kadar gidilebilir ki? Bu konuda Başbakanımız da sitemkar. Özellikle işin yargı kısmında bilindiği gibi değişikliklerde görevden alınan idareciler, mahkemece yeniden atanıyor. Bu sıkıntı da vatandaşa yasıyor. Ancak, kurumların vatandaşa en iyi hizmeti verebilmesi için üzerimize düşeni fazlasıyla yapacağız.


SAVCILIĞA BAŞVURUN, ARKANIZDAYIZ”

- TPAO Batman Bölge Müdürlüğü güvenlik alımlarında şaibelerin yaşandığı ve 20 bin lira karşılığında alımların yapıldığı dilden dile dolaştı. Hala da bu iddialar konuşuluyor. Bu iddialar size de ulaştı mı?


Evet, sıkıntılı bir mevzu. Bundan önceki alımlarda da bu tür şaibeler bize ulaştı. Biz herkesin kurayla belirlenmesini istedik. Ancak kamuoyunda ve özellikle de basında mevcut güvenlikçilerin kura dışında tutulması istendi. Bir bakıma bu istekler de haklılık olabilir. Ancak bu sistem yanlıştı. Buna rağmen alımlar yapıldı. TPAO ile güvenlik firması kendi kriterlerine göre alımları gerçekleştirdi. İddialarla ilgili şikayetler bize de ulaştı.

Ancak ne yazık ki şikayetlerin arkasında duran kimse olmadı. Bu tür şikayetleri olanlar, savcılığa başvursun. Biz, bu işin arkasında dururuz. Kimsenin korkmasına gerek yok. Ne gerekiyorsa yapacağız. Birileri kanunsuz işler yapıyor. Yakalanmayana kadar da bu işleri legalmiş gibi yapıyor. Bu açıdan şikayette bulunan vatandaşlarımızın da daha cesur olması gerekiyor. Biz her konuda kendilerine yardımcı olacağız.


ÜZÜLMEDİM, SEVİNDİM”

- İmam Hatip Lisesi'nin Batman'a kazandırılmasında ciddi girişimlerde bulunmanıza rağmen bu okula Bakan Şimşek'in isminin verilmesine üzüldünüz mü?


İsterseniz, İmam Hatip Lisesi'nin o dönemde kente kazandırılması sürecine değineyim. Bayan veliler o dönemde bize çok ciddi şekilde sitem etti. Çocuklarının kayıtlarını yaptıramayan veliler, 'Kızlarımızın vebali sizin boynunuzdadır' dediler. İl Başkanları toplantısında bu sitemin aynısını sayın Başbakan’a ilettik. Başbakan’ın, Milli Eğitim Bakanı’na talimatıyla ilk kez devlet tarafından yapılacak olan 5 İmam Hatip Lisesi'nden birini Batman'a kazandırdık. Bu okulun ilimize kazandırılması bizim mutlu olmamıza yetiyor. Sayın Bakanımız Mehmet Şimşek'in okula isminin verilmesine üzülmedim, sevindim. Sonuçta bir hemşerimizin ismi bu okula verildi.


- Seçmenlerinizin en çok hangi talepleriyle karşılaşmakla birlikte karşılaştığınız en ilginç talep?


Tabi ki en çok istihdamla ilgili isteklerle karşılaşıyoruz. En ilginç istek ise Batman dışında üniversite okuyan genç bir kızımızın sevdiğiyle evlenmek için arabulucu olmamızı istemesiydi. Oldukça ilginçti ama biz bu konuda da üzerimize düşeni yaptık. Ayrıca ilginç isteklerden biri de geçen günlerde bana ulaşan bir vatandaşımızın TPAO ile yaşadığı bir konuydu. 1965'ten beri sakladığı yazışmaları bana gönderdi. Özenle sakladığı bu yazışmaları bugün acaba kaçımız özenle saklayabilir.




SİYASETÇİ BİR BİRİNE 
DÜŞMAN GÖZÜYLE BAKMAMALI”

- Yıllardır Batman'ın lobisinin olmamasından yakınıyoruz. Lobinin bir ayağı da siyasetçiler. Bu konuda eksikliğiniz yok mu?

Gerçekten de en çok yakındığımız konulardan biri lobi konusu. Ne yazık ki bu sıkıntı da Batmanlılık bilincinin oluşmamasından kaynaklanıyor. Bir kaç nesil sonra hemşerilerimizin idareye hakim olmalarıyla birlikte lobimizi kurabiliriz. Çeşitli sebeplerle Batman'dan ayrılan insanlarımız da bir süre sonra toplumdan kopuyor. Yaşadığımız süreç de bu anlamda önemli.

Eğer biz siyasetçiler olarak bir birimize saygı göstermezsek, işadamları da idareciler de diğer kesimler de bizden kaçar. Bir birimizi düşman olarak görmemeliyiz. Ne olursak olalım önce insan, sonra diğer unsurlarla lobicilik üzerine konuşabiliriz.


*****************


Kantar’ olayı!

Milletvekili Ziver Özdemir, Kantar köprüsünde yakılan araçlarla ilgili de şunları söyledi: “3 yıldır Kantar köprüsü ve bağlantı yolunun yapılması için şahsen büyük emekler verdik. O bölgeye ve köylerimize hizmet gitmesi için büyük uğraşlar sonucunda yapımına başladığımız Kantar köprüsüne yapılan bu saldırı insanlarımıza yapılmış, vatandaşlarımıza gidecek hizmete yapılmış bir saldırıdır. Köprünün yapımından dolayı büyük memnuniyet duyan insanlarımız ve tüm kamuoyu maalesef bu çirkin olay nedeniyle büyük üzüntü yaşamaktadır”