Dünden devam

Değerli Okurlar, 20 Kasım ‘Dünya Çocuk Hakları Günü’ idi. Dünkü yazımda ifade ettiğim gibi; ‘Özel Batman Yaşam Kreş’ adlı eğitim yuvasının öğrenci, öğretmen ve idarecilerinin, söz konusu gün vesilesiyle gazetemizi ziyaret etmesinden büyük mutluluk duydum.

Çocuk haklarının bilincinde olan ve bu konuda etkinlik düzenleyen eğitim yuvasının değerli yöneticileri Şerif Dinç ve Sultan Demir gibi duyarlı eğitimcilerin sayısının artmasını diliyorum.

Daha kreşte olan öğrencilerine, ‘Dünya Çocuk Hakları Sözleşmesi’ hakkında bilgi aşılayan eğitimciler, bence pek çok eğitim yuvasına ve özellikle eğitimcilere örnek olmuşlardır. Gazetemiz Editörü barış Arslan’ın, çocuklarla ilgilenip, onlara sürprizler yapması güzel bir gelişme olmuştur. Bu davranışın da örnek alınmasını dilerim.

Batman gibi çocukların ağır işlerde ve köle mantığıyla çalıştırıldığı, kimsenin, özellikle ilgili kurum ve kuruluşların bunun hesabını sormadığı bir kentte yaşadığımızı unutmamalıyız. Bu kentin değişim ve dönüşüme ihtiyacı, su ve hava gibi vardır diye düşünüyorum…

**

**

Evet, bir insan hakları savunucusu olarak çocukların da haklarının olduğunu hep savundum.

‘Çocuk Hakları’ tanımı ve ülkemizin Çocuk Hakları Sözleşmesini imzalaması ile ilgili kısa bir ansiklopedik bilgi sunayım: “Çocuk hakları, kanunen veya ahlaki olarak dünya üzerindeki tüm çocukların doğuştan sahip olduğu; eğitim, sağlık, yaşama, barınma; fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma gibi haklarının hepsini birden tanımlamakta kullanılan evrensel kavramdır. Çocuk hakları, insan hakları kavramının içinde ele alınması gereken bir konudur.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde benimsenen sözleşme 2 Eylül 1990 tarihinde de yürürlüğe girmiştir.

Türkiye de dâhil olmak üzere yaklaşık 142 ülke sözleşmeyi imzalamış ya da onay ve katılma yoluyla taraf devlet durumuna gelmiştir. Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni 2 Ekim 1995’te uygulamaya başlamıştır. Sözleşmeyle çocuk haklarının korunması amaçlanmış ve taraf devletlerin sözleşme maddelerine kesinlikle uymaları gerektiği hükme bağlanmıştır.”

Görüldüğü gibi, ülkemiz bu konuda bir yükümlülük altına girmiştir. Ancak altına imza attığımız sözleşmenin gereğini yapmadığımızı açıkça ifade etmek isterim.

**

**

Çocuk Hakları konusunda Batman’da farkındalık yaratmaya çalışanlardan biriyim.

Sadece yazılarımla değil, sivil toplum kuruluşlarının çatısı altında bir gönüllü olarak da çocuk hakları için kamuoyu oluşturmaya çalıştığım Batman kamuoyunun malumudur.

Batman Kent Konseyi’nde yıllar önce bir ‘Çocuk Çalıştayı’nın düzenlenmesine katkı sunmuştum.

Dönemin Valiliği, Batman Barosu ve diğer sivil toplum örgütleri ortak bir çalışmaya imza atmışlardı.

Çocuk haklarından söz edip de, onların hakları için bir farkındalık oluşturmaya çalışan aktivistlerden Selim Toprak’tan söz etmeden geçmeyeceğim. Selim Toprak, yıllar önce, “Biz Dünyayı Çocuklardan Ödünç Aldık” slayt sunumu ve fotoğraf etkinliği ile Kültür Merkezinde toplumun karşısına çıkmıştı.

Bu duyarlılığı gösterenlerin sayısı ne yazık ki hayli azdır.

Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin tüm maddelerini köşeme almak isterdim. Ancak çok uzun maddelerden daha çok önemsediklerimi kamuoyunun bilgisine sunarak yazımı bitirmek istiyorum:

ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞMESİ

1- Her birey on sekiz yaşına kadar çocuk olarak kabul edilir. Her çocuk vazgeçilmez haklara sahiptir.

2- Çocuk Hakları, bütün çocuklar içindir. Doğum yerleri, konuştukları dil ne olursa olsun fark etmez. Büyüklerinin inançları ya da görüşleri nedeniyle hiçbir çocuğa ayrım yapılmaz.

3- Çocuklarla ilgili bütün yasa ve uygulamaları oluşturanlar, önce çocukların yararını düşünmek zorundadır. Devlet, çocukların koruma ve bakımını üstlenenlerin sorumluluklarını yerine getirmeleri için önlemleri alır ve onların sorumluluklarını yerine getirip getirmediklerine bakar.

4- ÇHS’de yazılı olan hakların uygulanması için gereken her türlü çabanın gösterilmesi gerekir. Devlet çocukların bu haklardan yararlanmasını sağlar.

5- Devlet, hakların uygulanması konusunda çaba gösterirken başta anne baba olmak üzere çocuktan sorumlu olan kişilerin haklarına karşı saygılı olur.

6- Yaşamak, her çocuğun temel hakkıdır ve herkesin ilk görevi çocukların yaşamını korumaktır.

7- Her çocuğun bir isme ve vatandaşlığa sahip olma hakkı vardır. Devlet, çocuk doğduğunda bu ismi kaydeder ve çocuğa bir kimlik verir.

9- Her çocuğun ailesiyle birlikte yaşama hakkı vardır. Anne baba çocuğa bakamıyorsa, çocuk bu durumdan zarar görmesin diye ona başka bir bakım sağlanmalıdır. Bu durumda da her çocuğun, anne ve babasıyla düzenli olarak görüşebilme hakkı vardır.

12- Her çocuk, görüşlerini serbestçe ifade etme, kendisini ilgilendiren her konuda görüşlerinin dikkate alınmasını isteme hakkına sahiptir. Herkesin çocukları dinleme, onların fikirlerini öğrenme ve onlara saygı gösterme sorumluluğu vardır.

13- Her çocuğun duygu ve düşüncelerini istediği şekilde açıklama hakkı vardır. Çocukların da başka kişilerin zarar görmemesi için gerekeni yapmaları gerekir.

18- Çocukların yetişmesinden ve gelişmesinden sorumlu olan büyükler, bu sorumluluklarını en iyi biçimde yerine getirirler.

19- Hiç kimse, çocuklara karşı olan sorumluluklarını onlara zarar verecek şekilde kullanamaz. Devlet çocukların hiçbir zarara uğramaması için her türlü önlemi almakla yükümlüdür.

23- Engelli çocukların özel olarak korunma ve saygı görme hakkı vardır. Devlet engelli çocukların bakımını, eğitimini sağlayacak kurumları oluşturma sorumluluğuna sahiptir. Engelli çocukların ailelerine her türlü yardım yapılır.

24- Her çocuğun sağlık hizmetinden yararlanma hakkı vardır. Hastalıklardan korunması devletin ve toplumun güvencesi altında olup çocukların beslenmesine, aşılanmasına, çevrenin temizliğine ve diğer sağlık koşullarına dikkat edilir. Hastalanan çocuklar tedavi edilir.

26–27- Her çocuğun gelişme hakkı ve sağlığı güvence altında olmalıdır. Bu konuda çocukların daha iyi bir yaşam sürdürmeleri için gerektiğinde yardım edilir.

29–30- Çocuklara verilen eğitim onların gelişimlerini en fazla ölçüde sağlayacak düzeyde olmalıdır. Eğitim, çocukların hoşgörüsünü, kendi kültürüne ve farklı kültürlere saygısını, ayrımcılığa karşıtlığını, doğaya saygısını arttıracak biçimde düzenlenir. Çocuğun kendi kültürü, bulunduğu ülkedekinden farklıysa gelişim ve eğitim hakkının her aşamasında buna gereken özen gösterilir.

33- Bütün çocuklar her türlü zararlı maddelere karşı korunur. Bu tür maddeleri üretip çocuklara veren kişiler cezalandırılır.

34- Çocukları bedensel ve ruhsal yönden örseleyecek hiçbir yaklaşıma izin verilemez.

37- Çocuklar hiçbir şekilde insanlık dışı yöntemlerle ya da aşağılanarak cezalandırılamaz. Bir çocuk suça itilmişse ona uygulanacak ceza yaşına ve gelişimine uygun, onun eğitimini engellemeyecek şekilde olmalıdır.

38- Her çocuğun barış ortamında yaşama ve savaşlardan korunma hakkı vardır. Çocukların askere alınmaması gerekir. Devlet, çocukları silahlı çatışmalardan ve sonuçlarından korumakla sorumludur.

40- Yasalarla sorunu olan çocuklar bu durumdan tek başlarına sorumlu değildir. Çocuklar farkında olarak kimseye zarar vermez. Suça itilen çocuklar, yetişkinler gibi cezalandırılamaz, özel yasalarla yeniden topluma kazandırılırlar.

43- ÇHS’nın uygulanmasını değerlendirmek üzere Çocuk Hakları Komitesi kurulmuştur.

44- Devlet ve o ülkede yaşayan insanlar Çocuk Hakları Komitesine, çocuk haklarıyla ilgili durum hakkında bilgileri vermekle sorumludur.

45-İlgili kuruluşlar Çocuk Hakları Komitesinin çalışmalarına kolaylık ve yardım sağlar.”

http://cocukhaklari.barobirlik.org.tr/dokuman/mevzuat_uamevzuat/birlesmismilletler.pd