Değerli Okurlar, kentimizin karanlık girişi üzerine yaptığım yoruma Ulaştırma Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından bir bilgilendirme açıklaması geldi. Söz konusu açıklamayı bir Cumartesi günü yerine, 17 Haziran 2019 Pazartesi günü kamuoyunun bilgisine sunacaktım. Ancak Dünya Çölleşmeyle Mücadele Günü nedeniyle inşallah 18 Haziran'da bu köşede yer bulacaktır.

Bu köşede taziyelerle ilgili çok yazı okudunuz. Sayısız kez taziye evleri yazı konum olmuş, halkımızın taleplerini dillendirmişimdir...

Taziye evlerinin kapalı ortamlarında halkın zehirlenmemesi için sigara içilmesine karşı yıllarca mücadele verdiğim çok eski okurlarımın malumudur...

'Zehir İkramına Son' kampanyamı hatırlatmak isterim.

Yine taziyelerin üç günle sınırlanması için bu köşede en az 10 yıl önce ısrarlı yazılar yazan biriyim.

Dönemin il Müftüsüne öneri götürmüştüm. Talebim üzerine tüm camilerde destek vaazları verilmişti.

Son yıllarda ise taziyelerdeki yemekler konusunda halkın taleplerini gündeme taşıdığımı bilirsiniz.

**

**

Taziye evlerinde sigara içilmesi adedi terk edilmişse, Rabbim biliyor ki en büyük emeği harcayan aktivist ve gazeteciyim.

Taziye yemekleri konusunda da bir bilinçlenme söz konusu olmuşsa ki olmuştur, katkım olduğu için mutluyum.

Yine taziye evleri ile ilgili bir değerlendirme ile karşınızdayım. Ancak bu kez farklı bir boyutla...

Bazı taziye evlerinde vatandaşlardan elektrik, su vs giderler için alınan ücretler meselesi ile ilgili yoğun şikayetler aldığımı hatırlatayım.

Bu mesele ile ilgilenmemi isteyen duyarlı insanlarımız oldu.

Büyük bir sorumluluk bilinciyle hareket etmem gereken hassas bir meseledir diye düşünüyorum...

**

**

Batman'da taziye evlerinin büyük çoğunluğu duyarlı halkımızın katkılarıyla inşa edilmiştir. Belediye'nin taziye evlerinden sorumlu bir yetkilisi sayın Turan Tunç, sosyal medyadaki paylaşımıma katkı sunarken, şu bilgileri vermişti: "Öncelikle bu konuda duyarlı olan herkese merhaba. Batman'da tabelalı 45 taziye evi bulunmaktadır. Bu taziye evlerin 4 tanesi resmi belediyeye ait diğer kalan 41 tanesi şahsi, cami derneklerine veya muhtarların himayesindedir. Belediyeye bağlı olan taziye evlerin isimleri şöyle;
1-Söfi Özdemir taziye evi,
2-Şafak taziye evi,
3-Pınarbaşı taziye evi,
4-Beş evler Seyit Hasan taziye evi.
Bu belirttiğim 4 taziye evi tamamen ücretsizdir. Elektrik, su, kira bedeli yoktur. Duvara taziye kullanımı ücretsizdir diye tabela asılmış ve taziyeyi kullanan taziye sahiplerine ücret ödemediklerine dahi ıslak imza ile tutanak altına alınmaktadır. Her taziye bitiminde taziye sahipleri mezarlıklar müdürlüğünden resmi olarak aranırlar taziye evi hakkındaki görüşleri alınır. Yani disiplin ve kontrol mekanizması işlemektedir.
Geriye kalan 41 taziye evi ile belediyenin hiçbir bağlantısı yoktur. Kendi sorumluları belirtmiş oldukları kurallar ile işletilmektedir. Kimisi ücretsiz kimisi ücretli. Hizmet vermektedirler Buna rağmen halkımızın mağdur olmaması için. Halkımıza hizmet amaçlı gerek duyulduğunda başvuru olması halinde imkanlar dahilinde bu taziyelerinde eksiklikleri giderilmektedir... Halkımıza saygıyla duyurulur."

****

ACİL TOPLANTI ÖNERİYORUM...

Bu konuda bir araştırma yaptığımda, sorunun çözümü için toplantı önerdim. Söyleyecek çok söz var. Ancak o önerilerimle yazımı bitirmek istiyorum:

Taziye evleri meselesi için Valilik, Belediye, Müftülük ve Dicle EDAŞ yetkililerinin katılacağı bir toplantı düzenlenmelidir diye düşünüyorum. Toplantıya kent merkezindeki 45 taziye evi sorumluları da davet edilmelidir.

Artık bu sorumlular her kimlerse; muhtarlar mı, dernek başkanları mı, cami imamları mı, gönüllü hayırseverler mi hepsi davet edilmelidir.

Taziye evlerinin elektrik ve su aboneleri kimlerin üstündedir, nasıl karşılanmaktadır? Kimlerin koruması altındadır? Güvenlikleri, bakım ve temizlikleri nasıl sağlanıyor? (Her taziye sahipleri bildiğim kadarıyla taziye evlerini temizliyorlar.) Tüm giderleri nelerdir? Bütün bu sorular o toplantıda masaya yatırılmalı ve tüm elektrik ile su giderlerinin devlet ve belediye tarafından ücretsiz karşılanması cihetine gidilmelidir.

En uygunu tüm taziye evlerinin sorumluluğu ya Müftülük veya belediyeye bağlanmasıdır. Sayın Valimizin bu konuda inisiyatif alarak o toplantıyı müftülük koordinesinde en kısa zamanda gerçekleştirmesinde fayda görüyorum.

Taziye evlerini inşa edip, sorumluluk alan, hizmetleri yürüten bazı gönüllü ve hayırseverlerin zan altında bırakılmaması için bu toplantıyı öneriyorum. Şahsen hiçbir taziye evi hakkında isim vererek suçlamada bulunmadım. Ancak bazı taziye evlerinde fazla miktarda alınan ücretlerle ilgili şikayetler üzerine araştırma yapacağımı yazdım. Gönüllü ve hayır amaçlı sorumluluk alanları saygıyla selamlıyorum.