Yaşamı yalan dolandan oluşan birini anlayabilmek ve onu değiştirmek imkânsızdır. Tıpkı aynalarda görünmeyen drakula gibi. Küçük hesaplar tehlikelidir ve yaşadığımız sürece yüzleşeceğimiz acı gerçekler olarak karşımıza çakarlar. Dünya bir aynadır ve o ayna size sizden başkasını da göstermez.

       Dürüstlük diye haykırır dururuz ne denli önemli olduğunu vurgularız ama buna rağmen yine de yalan konuşuruz. Peki, neden yalan söyleriz?

       Herkesin yalan için mutlaka vardır bir gerekçesi, fakat en önemli nedenlerinden biri yaşanan korkulardır ve bir güven sorunudur.

       Kimi zaman ilişkilerimiz bozulmasın diye kimi zaman da sevdiklerimizi üzmemek adına yalanın nimetlerinden faydalanırız. Kendi aralarında çeşitlere ve renklere ayırırız. Sözde iyilik adına söylenenleri pembe, mavi, beyaz gibi renklerle şirinleştiririz. Bunun dışında kalanlar ise can yaktığı için sihaytır.

       Aslında yalanın rengi yoktur küçüğü ve büyüğü de küçülttüğümüz ve renklendirdiğimiz yalanlar vardır. Sonucu kötü olan bir şeyin boyutu ve rengi önemli değildir. Aldatmanın ve yanıltmanın siyahı yada beyazı olmaz. Buna rağmen, gerçeğin can yakacağı yalanın ise serinleteceği durumlarda pembe yalanı kullanmayanımız var mıdır acaba?

       İyi kalpli yaşlı tahta ustasının yüreğini koyarak yapmış olduğu kukla olan pinokyo hikâyesini genelde hepimiz biliriz. En belirgin özelliği yalan söylemesi durumunda burnunun uzamasıydı. Günümüzde böyle bir şey olsa kaçımızın burnu şimdiki şeklini koruyabilirdi dersiniz?  Sevmediğimiz halde sevdiğimizi söyleriz, mutsuzuz ama mutlu olduğumuzu haykırırız hiçbir şey yolunda gitmezse bile her şey yolundaymış gibi davranırız. Bu duruma göre aslında hepimiz birer pinokyuyoz. Yani anlayacağınız şu yatsıya kadar olan mum varya bir zamanlar belki sönüyormuş ama artık hiç sönmüyor ve her taraf ışıl ışıll. Birbirimizi kandırıp duruyoruz ve uzayan burunlarımızı hiç görmüyoruz.

       Birini dikkatli gözlemlediğinizde, ses tonundan, bakışlarından ve mimiklerinden aslında söyledikleri ile iç dünyası arasında çelişkiler olduğunu, söylendiği gibi olmadığını gösteren ipuçlarına rastlamak zor değildir. Fakat bunu anlayabilmek için de öncelikle kendimizi iyi tanımamız gerekmektedir.

       Hayatımıza yalan kattığımız sürece mutlu olmamız biraz zor ve hatta imkânsız yalan pembe olsa bile. Yalan söyleyen kişi durumu bildiğinden ve kendi gerçeğinin farkında olduğundan dolayı rahatsızlık duyar. İçten içe yaşadığı utanç duygusu ise mutsuz eder.

       Yalan söylemenin nedenlerinden biri de gerçeğimizle yüzleşmekten kaçınarak acı çekmekten korkmaktır. Oysa gerçeklerle yüzleşmediğimiz sürece iki kez acı çekmeye mahkûmuz, hem yalan söylediğimiz, hem de zayıf yönlerimizi görmezden gelip bu eksikliği gidermediğimiz için. Var olmayan bir şeyi varmış gibi göstererek kişi kendi değerini yükseltmeye çalışır fakat kendi eksiğinin de farkındadır.

       Çok basit bir konuda söylenmiş bir yalan bize ciddi konularda söylenebilecek yalanların boyutları hakkında fikir de verir. Yalan söylemeye niyetliyseniz ne söylediğinizi unutmamak adına ya not edin yada vazgeçin. Çünkü doğru tektir ama yalan çeşitlidir.

       Herkesi her zaman kandıramayız,( gerçi politikacılara her zaman kanıyoruz ama!)yalanlar bir şeklide açığa çıkarlar. Sosyal yalanlar, savunma yalanları, patolojik yalanlar, politik

yalanlar v.s. v.s. zaman ve zemin yalan için bu kadar müsaitken ben hiç yalan söylemedim demek bile bir yalan olur? Demek ki herkesin vardır bir yalanı, hiç söylemedim diyenin bile.

       Kim bilir belki yalan üzerine yazılmış bu yazıda bir yalandır, yazıyı yazan da. Fakat inandığım bir gerçek var ki, o da yalanın  can yaktığıdır ve her ne kadar yalanı tasvip etmezsem, şiddetle reddetsem bile maalesef yalan hep vardır ve olacaktır.

       Yüreğin mutluluktan yorulma halidir derler huzur için, bunu yalanla yakalayabilmek ise mümkün değildir.

       Değersizlik acıya, acı korkuya, korku da yalana dönüşür. Gerçek başarı yalanı yutturabilmek değildir, yalan söylememe düzeyine gelebilmektir.

       Unutmayalım ki,  rengi ve boyutu ne olursa olsun en tehlikeli yalan kişinin kendisine söylediği yalandır.