*Son günlerde komşunun tarlalarından yükselen dumanlar tam anlamıyla bir kabus yaşattı Batmanlılara.
*Bu kabusun adı anız yangınıydı. Her mevsim anız yangınlarıyla karşı karşıya kayabiliyoruz. Ancak son yıllarda komşu il’in duyarsızlığından inanılmaz boyutlara ulaştı.

 

FELAKET ‘GELİYORUM’ DİYOR

Hemen her mevsim mısır hasadının ardından ortaya çıkan anız yangınları felaket boyutuna ulaştı.
Anız, çiftçi için basit ve zorunlu bir temizlik gibi görünüyor.
Geçmişte de şahit olduğumuz anız yangınları son yıllarda neden inanılmaz boyutlara ulaştı?
Bunun çeşitli nedenleri var.
En büyük neden, çiftçinin aldığı mazot desteğini düşürülmesi.
Üzerinde anız olan bir tarlanın sürülebilmesi için ortalama 70 liralık mazot gerekiyor.
10 dönüm tarlayı sürerek temizlemek için 700 lira.
Bunun iş gücünü ve diğer masraflarını düşünürseniz çiftçi için kolay ve ucuzluk bir temizlik olarak görülebilir.
Çiftçi yaşayacağı kayıplardan habersiz olunca veriyor ateşi, kurtuluyor anızdan…

 

KAYBEDİLENLER O KADAR BÜYÜK Kİ!

Evet anızda ya kaybedilenler?
Anız yakıldığında topraktaki organizmalar ölüyor.
Toprağın hava almasını sağlayan bu organizmalar ölünce toprak erozyona açık bir hale geliyor.
Verim düşüyor.
İlerleyen yıllarda bitkilerin köklerinde çürümeler meydana geliyor.
Gelecek adına tehlike oluşturan anız yangınları hafta sonu bir kez daha gösterdi ki; insan yaşamını da olumsuz etkiliyor.
Gece hepimiz nefes almakta zorlandık.
Astım, bronşit ve KOAH gibi direk nefes sistemini ilgilendiren hastalığı olanlar bizden çok daha fazla etkilendiler.
Bir süre önce bir haberde okumuştum.
Anız yangınlarının oluşturduğu hava kirliliği ölümlere bile yol açabiliyormuş.
Anız yangınları yollarda görüş mesafesini kısaltıp kazalara da yol açıyor.
İnsan sağlığını ve çevreyi tehdit eden anız yangınlarına karşı çiftçiler kadar yetkililer de duyarlı olmalı.

 

İKİ İL ARASINDA ÖNLEM ALINMALI

Batman ve Diyarbakır Valilikleri ile Çevre ve Şehircilik Müdürlükleri bu konuda ortak çalışmalılar.
Gıda, Hayvancılık ve Tarım İl Müdürlüğü ise bu konuda çiftçilerin bilinçlendirilmesi için çalışma yapması lazım.
Yurt dışında çiftçiler anızdan, biçerdöver arkasına takılan saman ve balya makineleriyle kurtuluyor.
Burada da bu yöntemin geliştirilmesi teşvik edilebilir.
Veya çiftçilere mazot desteği verilerek anızın toprakla karışması ve organik gübreye dönüşmesi sağlanabilir.
Bunun için hiç kaybedecek zamanımız yok.
Mevsim sonbahar. Kısa süren yağışlar da olmazsa vay halimize.
Havalar açtığında hiç şüpheniz olmasın, anız kabusunu yeniden yaşayacağız.
Kabus gelmeden, gelin tedbir alalım…
Yetkilileri hareket geçirmek için herkes üzerine düşen görevi yapmalı…